reklam

24 Ocak 2012 Salı

Türkiye’nin İlk Otomobili Nasıl Olmalı?

Son günlerde çokça sözü edilen yerli otomobil üretimi için artık ok yaydan çıkmıştır. Türkiye’de yaşayan insanlarda böyle bir beklenti oluştuktan sonra bu hayalden geri dönmek mümkün değildir.

Bundan sonra atılacak en akıllıca adım bu projeye en uygun modelleri tespit etmek ve Dünya otomotiv pazarına iddialı ve dört dörtlük, mümkünse birden fazla prototip ile fuarlarda nabız yoklamaktır. Çünkü fikirlerin, teorilerin, iddiaların en iyi test yerleri olan fuarlar bir yandan tüketici beğenisini ölçmek, diğer yandan ürünü tanıtmak için en ideal fırsatlardır. Kısaca her firmanın boyunun ölçüsünü aldığı, geleceğe dönük vizyonlarını belirlediği, ürünlerin, konseptlerin, prototiplerin görücüye çıktığı arenalardır.

Buralardan geçer not almayan modellerin piyasa şansı azdır. Fuarlar sıradanlığa fazla prim vermez. Ürünün mutlaka bir artısı, bir farkı, bir üstünlüğü, bir yeniliği, bir felsefesi olmalıdır. Ya bulunduğu segmente yeni bir anlayış getirmeli ya da yepyeni bir segment yapmalıdır.

Görüntüsüyle, pozitif emisyon değerleriyle, ekolojik niteliğiyle, ekonomikliği ile, tasarımı ile, yeni yaşam tarzlarına uygunluğu ile kısaca mutlaka ekstra bir veya birden fazla özelliği ile fuarda en çok sözü edilen araçlardan biri olmak zorundadır.
Fuarlara ilk katılan bir ülke ve yeni yaratılmaya çalışan bir marka iseniz sıradan olamazsınız.

Mutlaka çarpıcı, mutlaka yeni, mutlaka özgün, mutlaka sıra dışı, mutlaka dikkat çekici olmak zorundasınız. En azından birkaç ürününüzden biri böyle olmalı ki vitrinde bir yeriniz garanti olsun.

Asıl olan raflardaki sıradan ürünlerin yanında değil bol ışıklı vitrine konulan sayılı üründen biri olmalısınız. Bunu hemen yapamayacaksanız yapıncaya kadar çalışmanız ancak ondan sonra sahneye çıkmanız daha akıllıcadır.

Toplumların ve insanların ihtiyaç sıralamasında ilk sırada yer alan böyle önemli ve büyük ürünler için ‘şimdilik biraz mütevazı ürünle ortaya çıkalım da sonra geliştiririz’ gibi kasaba vizyonu yetmez. Olduğunuzdan daha cesur, daha yaratıcı, daha istekli, daha iddialı olmadan otomotiv gibi sektöre sağlıklı bir giriş yapamazsınız.

Onun için işe başlarken şu kadar fiyata satılsın, şu hedef kitleye satılsın, şu ülkelere satılsın gibi sınırlayıcı öngörülerden uzak durmak gerekir. Zaten bu öngörülerin de bilimsel bir tabanı yoktur.

Projenin olabildiğince özgürce ve yaratıcı düşünceye sonuna kadar açık bir şekilde gerçekleştirilmesi gerekir. Başlangıçta konulan anlamsız sınırlamalar ortaya kişiliksiz, sıradan bir ürün çıkarabilir.

Otomotiv sektöründen insanların her yıl değişen beklentileri vardır. Bu beklentiler üretici firmaları her sene yenilikler geliştirmeye zorlar. Eskiden 10 yılda bir değişen kasalar sık sık makyajlanır, 3 veya 5 yılda kökten değiştirilir. Şayet kasalarda değişiklik yapılmaz ise yeni segmentler, yeni otomobiller yaratılır. Böylelikle modeller alabildiğine çeşitlenir.

Otomotiv fuarlarında objektiflerin üzerine çevrileceği bir otomobil modeli için hayal gücü ve empati kullanılarak bazı önerilerde bulunabilir.

Yıllardır estetik, tasarım, yaşam tarzı, doğa, sanat, spor, felsefe, bilim daha birçok şeyle içli dışlı yaşayan biri olarak ve deneyimlerimden yola çıkarak projeyi geliştirecek insanlara bir katkım olsun diye önerimi anlatmaya çalışacağım.

Yaratılacak Otomobilin Nitelikleri

Segmenti: İki kişilik, hatchback, iki kapılı, arka koltukları olmayan, arka bölümde her hangi bir hobinin gerçekleştirilmesi için geniş bir boş hacim yaratılmış spor görünümlü hibrid veya tamamen elektrikli bir araç.
Biçimi: üstten bastırılmış yarım yumurta biçiminde yumuşak ve sade hatlara sahip, aerodinamik, titanyum aksesuarları olan bir araç.
Büyüklüğü: Şu anda piyasada en çok bulunan 1300-1600 cc şehir içi araçların genel geçer büyüklüğünde.
Özellikleri: Bagaj kısmı iki aşamalı olacak. Arka kapı aşağıdan yukarı doğru 90 derece açık kalabilecek ve birbiri üstünden kayan raylara monte edilmiş platform arka kapı boyunda uzayabilecek. Böylelikle sörf, bisiklet benzeri hobi malzemeleri veya eşyalarının taşınması mümkün olabilecek.

Bagaj açık halde iken sürücü ve yolcunun olduğu bölüm dışında kalan hacim genişletilerek üstü kapalı, küçük bir kamyonete dönüşecek.

Stepne, kriko gibi günümüz koşullarında çok da kullanılmayan ağırlıklardan vazgeçilecek. Onların yerine aküden beslemeli bir teker şişirici ve lastik spreyi opsiyonel olacak.

Kişiselleştirilmesi:
İsteyen tüketicilere katlanabilen elektrikli bisiklet seçeneği sunulacak.
Arka bagaj ile uyumlu büyüklük, biçim ve renklerde özel valiz ve çantalar da bu seçenekler arasında yer alacak.
Keza evcil hayvan taşımalarında gerekli olan file vs gibi yedek aksesuarlar araca uygun biçimde tasarlanacak. Böylelikle araç tamamen isteklere göre özelleştirilebilecek.
Yeni bebekli genç aileler için arkadaki boş alana özel emniyetli bir bebek koltuğu yerleştirilebilecek.
Özellikle fotoğraf, video çekimleri yapan amatör veya profesyonellerin malzemelerini taşımak için kapanır, kilitlenir alüminyum sandıklar da araca özel olarak tasarlanacak ve bunların araçta sabit durması için düzenekler seçeneklere ilave edilecek.
Tüketici bunlardan hangisini veya hangilerini arzu ediyorsa bunları sipariş anında bildirecek veya sonradan monte edilebilecek.
Eğer sürücünün bir sakatlığı veya yetersizliği varsa buna göre düzenlemeler yapılabilecek.

Sonuç olarak sıradan araçlar yeteri çeşitlilikte ve bollukta piyasada var. Ama özel gereksinimi olan birçok tüketici de var. Yaratılacak bu model daha çok bu insanlar için olacak.

Adı: Dünya piyasasına çıkacak bir otomobilin adının da evrensel olması gerekir. Bu nedenle ya fonksiyonlarını, ya biçimini, ya yeniliğini, ya felsefesini, ya niteliğini çağrıştıran bir isim koymak akıllıca olur.

İsim söz konusu olduğunda binlerce seçenek düşünülebilir.
“Turquoıse” genel ismi altında modele uygun isimler verilebilir.
Turkuaz’ın T si ile boncuğu çağrıştıran T- BEAD bir seçenek olur. Ondan sonra gelen modeller yine T ile başlar fakat sonraki kelimeler değişebilir. Örneğin yumurta biçimi vurgulanmak istenirse T-EGG denilebilir.

Böyle bir otomobil ile bir hobisi olan her insan ilgilenir. Çağımızda beklentiler ihtiyacı belirlemektedir. Eğer herhangi bir ürün özel bir beklentimize denk geliyorsa onu satın almak için güçlü bir arzu duyarız. Zira rutin ihtiyaçlarımızı karşılayan ürünler piyasada bolca var.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder